Yazan: Ferhat ÖZDEMİR
Öğretmen okulunda bir cumartesi gün öğleden sonra, arkadaşlardan birisi
sınıfa bateri davulunun ayakla vurmalı tokmağını getirdi. Ben de tokmakla
kürsüye vurdum,çok fazla ses çıkmış. Sınıf, Tevfik AKIN beyin odasının
üstü, misafirleri varmış rahatsız olmuşlar. Tevfik bey okul nöbetcisine git şu
davul çalanı bana çağır demiş. Nöbetçi de okulun bandosunun davulcusunu
çağırmış.Tevfik hoca: "Niçin davul çalıyorsun" deyip iki tokat vurmuş. O da "Bundan sonra bandoda çalmıyorum, davulunuzu kime çaldırırsanız çaldırın" demiş.Tevfik hoca "Sen hangi davulu çalıyorsun?" dediğinde, "Okulun bandosunun davulcusuyum" yanıtını almış. "O zaman ben seni değil sınıfta davul çalanı çağırdım" demiş. Nöbetçiyi sınıfa göndermiş. Sınıfta Ebuzer İÇEN (rahmetli) yazı yazıyormuş. Nöbetçi Ebuzer'e sormuş "kim burada davul çaldı? onu Tevfik hoca çağırıyor" diye. Ebuzer: "Bilmiyorum bilsem de söylemem" diye yanıtlamış.Aynı gün akşam üstü davul çalan arkadaş bana; "Ferhat senin yüzünden Tevfik hocadan tokat yedim" dedi. Niçin, diye sorduğumda, "Sen tokmakla kürsüye vurmuşsun, Tevfik bey misafirleriyle rahatsız olmuş. Davul çalanı çağır demiş, nöbetçide beni çağırdı. İki tokat vurdu" dedi. Ben de "davulu çalmayacağım kime çaldırırsanız çaldırın" dedim.
Bir bayram öncesi olduğu için başka da davul çalacak kişi olmadığından arkadaşı çok zor ikna ettik tekrar davul çalmaya.
